FİLİZ ŞEHİR;”Doğa ile iç içe yaşayarak eğitiyoruz”/ÖZEL DOĞAŞEHİR KREŞ VE ANAOKULU

15 Ağustos 2020 02:10
A+
A-

 

Doğaya ve canlıya önem veren, insani ve manevi değerlere sahip, bilgiyi keşfederek öğrenen, öz disiplini ve benlik saygısı gelişmiş bireyler yetiştirme misyonuyla, okul öncesi eğitimde Waldorf ve Montessori eğitim sistemlerini başarıyla uygulayan Özel Doğaşehir Kreş ve Anaokulu’ nun Kurucusu ve Sorumlu Müdürü Filiz ŞEHİR ile yaptığımız söyleşiyi sizlerle paylaşıyoruz.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Filiz Hanım sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?

FİLİZ ŞEHİR;1987 Diyarbakır doğumluyum. Uluslararası Kıbrıs Sosyal Hizmetler mezunuyum, Anadolu Üniversitesi Çocuk Gelişimi mezunuyum. Aktif öğrencilik hayatım devam etmekte.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Kurumunuz hakkında bilgi alabilir miyiz?

FİLİZ ŞEHİR; 2014 yılında kuruldu, aktif olarak ta 7 yıldır hizmet vermeye devam etmekte, Milli Eğitim müfredatının yanında, Waldorf eğitim modeli ve Montessori eğitim sistemi benimsenerek eğitim verilmeye devam ediliyor. Daha çok çocuğun yaparak- yaşayarak öğrenmesini tercih ediyoruz.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Eğitim felsefeniz nedir?

 

FİLİZ ŞEHİR; Ezber sistemine karşı bir kurumuz, ezber sisteminde çocuğa bilgi yüklemek yerine çocuğa rehberlik ederek, yaparak-yaşayarak öğrenmesini sağlamak. Özel Doğa Şehir Kreş ve Anaokulu olarak adımızı, doğa ile iç içe şartlarımızı çocuğa da sunuyoruz. Doğal ortamda çocuğa Botanik Bahçe uygulaması ile birebir bir ürünü yetiştirme zevkini tattırıyoruz. Bahçemizde birçok evcil hayvanımız var. Çocuklar da bunların birebir bakımı ile ve oyun noktasında da sevip beraber vakit geçiriyorlar. “Gofret” isimli köpeğimiz var, çocuklar birebir oynuyorlar, hayvanların çoğu evcil, çocuklara herhangi bir zarar verme gibi durumu yok. Tüm hayvanlarımızın aşıları ve tüm bakımları sağlıklı bir şekilde yapılıyor, ailelerin içleri rahat olsun. Hayvanlarımızın sorumluluğunu hem biz, hem de çocuklarımız güzel bir şekilde karşılıklı yürütüyoruz.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; “Yani doğayı seven, bitkiyi seven, hayvanı seven, insanı da sever” diyorsunuz.

FİLİZ ŞEHİR; Tabii ki, ilk etapta çocuğa vicdan duygusunu geliştirmeye çalışıyoruz. Bir ağacın, bir hayvanın canlı olduğunu, bizim şefkatimize, ilgimize, sevgimize ihtiyacı olduğunu, çocuklara da bunu aşılamaya çalışıyoruz. Çocuk hayvanın kendisinin ilgisine şefkatine muhtaç olduğunu fark ettiği noktada emin olun ki insana karşı da daha sağduyulu daha duyarlı yetişiyor.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Özel DOĞAŞEHİR KREŞ ve ANAOKULU olarak hedefleriniz neler?

FİLİZ ŞEHİR; Büyüyüp Türkiye genelinde küçük butik okullar şeklinde zincirler oluşturmak.  Bunu da kendi felsefemizi bozmadan doğayla iç içe, doğa sevgisiyle büyüyen sağduyulu çocuklar yetiştirmek, doğa sevgisini çocuklara aşılamak. Şu anki nesille ilgili açıkçası kaygılarım var, vicdan duygusu gelişmeden büyüyor çocuklar. Burada ailelere de çok iş düşüyor, herkesin çocuğu kendisine biricik ve özel, ama dünya sadece çocuğun merkezinde dönmediğini çocuğa hissettirmemiz gerekiyor. Ondan önce de başka çocukların da başka insanların da varlığını, kendinden aciz durumdaki çocuklara da sağduyulu yaklaşmaları gerektiğini hatırlatmak gerekiyor.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Sosyal duyarlılık adına projeleriniz nelerdir?

FİLİZ ŞEHİR; Öncelikle iyilik noktasında yapılanların dillendirilmesini açıkçası çok seven biri değilim ama her yıl kendimiz için kardeş köy okulu seçiyoruz. Kırtasiye malzemesinden tutun, çocukların oyuncak, giysi gibi birçok ihtiyacını karşılıyoruz.   Paylaştıkça mutlulukta çoğalıyor, onların mutluluğu sizin de mutluluğunuz oluyor. Sizin için küçük belki ama onlar için büyük bir şey. Mutluluğunuzu veya sevginizi, elinizde olan imkânlarınızı başkalarıyla paylaştığınızda, yaptığınız her bir adımın arkasında büyük izler bırakacağına ben inanıyorum.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Bu süreçte illa ki çok anılar da biriktirmişsinizdir. Hemen aklınıza gelen, aklınıza geldikçe gülümsediğiniz sizi gülümseten bir anınızdan bahseder misiniz?

FİLİZ ŞEHİR; Çocuklarla aslında pek çok anı biriktiriyorsunuz. Şu an belki aklıma gelen direkt bir anı olmayacak ama çocuk olan yerde siz de çocuklarla her aşamayı yaşayıp bir nevi çocuk oluyorsunuz. Onlarla yuvarlanıyor, onlarla oyunlar oynuyorsunuz. Çocuk ortamında birçok şeye tanık oluyorsunuz. İşte hayvan noktasında, bakımında “aa! Yumurtadan civciv mi çıkıyor?”, diye şaşırıp çığlıklara bağrışmalara tanık oluyorsunuz. O anda çok mutlu oluyorsunuz. Çocuk bunlara tanık olunca siz de mutlu oluyorsunuz.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Burası hem kreş hem anaokulu olduğu için bebekliklerine tanık oluyorsunuz…

FİLİZ ŞEHİR; Aslında bir noktada evet öğretmensiniz ama artık öğretmenlik misyonunuzun bazen gittiği anlar da oluyor. Yeri geliyor çocuğun annesi babası modeline geçiyorsunuz. Hani Waldorf eğitim sisteminden bahsetmiştim size, bu sistemde çocuğa yakından yardımcı olma noktası var. Altı aylık, beş aylıkken gelen çocuklar da olabiliyor. Bunun büyümesine, büyümesinin her aşamasına tanık oluyorsunuz. Görüyorsunuz, mesela ilk adım atışını, emeklemesini, ek gıdaya geçişini birçok şeyine tanık oluyorsunuz. Hani o noktada aslında çocuklarla ilgili çok güzel anılar biriktiriyorsunuz. Bir nevi manevi evladımız oluyor açıkçası. Şu anda belki Türkiye’ nin birçok bölgesine yayılan çocuklar var ama yollarımız bir noktada kesişiyor veya tekrardan hala iletişimimiz devam ediyor.

SEVGİ ÖZKAN DALGIÇ; Çocuklar yarınımız bizim, geleceğimiz. Geleceğimizin yüreklerine dokunduğunuz için tüm Ülkemiz adına teşekkür ederiz, mutluluklar dileriz, başarınızın her daim devam etmesini dilerim.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.