SINAVLARDA SADECE BİLGİLER Mİ SINANIYOR YOKSA DUYGULAR DA MI SINANIYOR?

Zihindeki engeli kaldıranlar, başarıya koşanlardır…

Sınav ile sadece bilgiler yoklanmıyor; bireyin kişilik özellikleri ve psikolojik sağlamlığı (kendine yeterliliği) da maalesef yoklanıyor…

Öğrencinin sınava yüklemiş olduğu anlam üzerinden sınav öncesi ya da anında meydana gelen aşırı heyecan, kaygı, korku ve stres öğrencinin gerçek performansını ortaya koyabilmesinin önünde büyük bir engel olmaktadır.

Sınava hazırlık sürecinde velilerin ve öğrencilerimizin sınava bakış açısı ve yükledikleri anlam öğrencinin başarısını doğrudan etkilemektedir. Dolayısıyla kişi başarmak istiyorsa sınava doğru bir anlam yüklemek zorundadır.

Öğrencilerde  “Ya kazanamazsam, ya istediğim sonucu alamazsam, ya annem ve babam sınav performansımdan memnun kalmazsa…” şeklinde, “ya” ile başlayıp “ya” ile biten cümlelerin sırtladığı bir sınav algısı söz konusu… Ancak sınava yüklenilen anlam kişinin sınav başarısını doğrudan etkilemektedir. Kişi, sınavı zihninde facialaştırmadığı sürece başarıya yakındır.

Unutulmamalıdır ki kaygının düşük olması da yüksek olması da öğrenmeyi, anlamayı, yorumlamayı ve çözümlemeyi olumsuz yönde etkiler. O nedenle sınavda, her öğrencide orta düzeyde kaygının olması sağlıklı sonuçlar doğurur.

Sınav Başarısı İçin Neler Yapılmalı?

• Ebeveynlerin çocuğun sınavdaki başarısına değil, onun gösterdiği çabaya odaklanması doğru yaklaşımdır.
• Çocuğun sınavdan aldığı sonuç ne olursa olsun, anne ve baba onu gösterdiği çaba ölçüsünde takdir etmelidir.
• Çocuğu sınava hazırlık süresince deneme sınavlarında aldığı sonuçları, çalışma süresi ve şeklini bir başkasının çalışma düzeni ve başarısıyla kıyaslamamalıdır.
• Çocuğun gerçek performansına tanık olmak istiyorsanız ona güvenin ve başarabileceği hissi ile yaklaşınız.